09.05.2023
Geçtiğimiz yıl IAEA ve FAO uzaya bazı bitki tohumları gönderdi, kısa bir süre önce ise bu tohumlar dünyaya geri döndü. Şimdi her 2 kuruluş, gezegen ısınırken yeterli gıda üretilmesine yardımcı olacak dayanıklı bitkisel ürünler geliştirmek için çalışmalara başladı.
Bitkiler doğal olarak çevrelerine uyum sağlayarak hayatta kalabilecek donanıma sahiptir. Ancak bitkiler iklim değişikliğinin mevcut hızına uyum sağlamakta güçlük çekmektedir. Dünya gittikçe ısınmakta, dünya nüfusu artmakta, çiftçiler gıda talebini karşılamakta zorlanmaktadır.
Kozmik bitkisel ürünler projesi!
IAEA ve FAO, çiftçileri desteklemek ve küresel gıda güvencesini iyileştirmek için harekete geçti. FAO/IAEA Gıda ve Tarımda Nükleer Teknikler Ortak Merkezi vasıtasıyla, ihtiyaç duyulan bitkisel ürünlerin doğal ve genetik adaptasyonunu hızlandırma konusunda kozmik radyasyonun etkilerini keşfetmek için uzaya bitki tohumları gönderildi.
Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (ISS) 5 ay geçirdikten sonra dünyaya geri getirilen tohumlar üzerinde bilim insanları incelemelere başladı.Araştırma için, halihazırda büyük bir bilimsel veri bankası bulunması sebebiyle Arabidopsis ve Sorgum tohumları seçildi. Tohumlar çalışmanın bu aşamasında Avusturya'nın Seibersdorf kentindeki FAO/IAEA Gıda ve Tarımda Nükleer Teknikler Ortak Merkezi laboratuvarlarına gönderilecek, burada arzu edilen özellikler aranacak ve tohumlar analiz edilecek.
IAEA Genel Direktörü Rafael Mariano Grossi, “Kozmik mahsuller projesi çok özel bir proje. Projenin, daha güçlü bitkisel ürünler yetiştirmemize ve daha fazla insanı beslememize yardımcı olarak, uzak olmayan bir gelecekte insanların yaşamları üzerinde gerçek bir etkiye sahip olması bekleniyor.
IAEA ve FAO bilim adamları, 60 yıldır tohumların mutasyona uğramasını sağlayarak daha iyi özelliklere sahip binlerce ürün geliştiriyor. Ancak astrobiyoloji gibi heyecan verici bir alanda ilk kez deneyler yapılıyor” diye konuştu.
FAO Genel Direktörü QU Dongyu da “Proje kapsamında uzaya gönderilen tohumlar Dünya'ya geri döndüğüne göre, kozmik radyasyonun, mikro yerçekiminin ve aşırı sıcaklıkların etkilerini görebilir ve bunları ortak laboratuvarlarımızda üretilenle karşılaştırabiliriz. Bu çığır açan deneyin, iklim değişikliğine uyum sağlayabilen ve küresel gıda güvenliğini artırabilen bitkisel ürünlerin geliştirilmesine yardımcı olacağını umuyoruz” diye konuştu.
Kaynak:İHA